Ödeme hizmetlerinin regülasyona tabi bir alan olması nedeniyle bu hizmetleri sunan servis sağlayıcıların doğal olarak ilgili kanun ve alt düzenlemeleri uyarınca bir takım yükümlülükleri ve sorumlulukları bulunuyor. Öte yandan, bu hizmetlerin sınırlı çerçevede gerçekleştirildiği bazı durumlarda servis sağlayıcıların regülasyona tabi tutularak ağır yükümlülükler altına sokulması da kanun koyucunun arzu ettiği bir durum değil. Bu nedenle bazı işlem ve hizmetler ödemeler mevzuatının kapsamı dışında bırakılmış ve kanun kapsamında ödeme hizmeti olarak değerlendirilmeyeceği açıklanmış.
Kapsam dışı bırakılan işlemlerden birisi de 6493 sayılı Kanun’un 12’nci maddesinin 2’nci fıkra (ı) bendinde belirtilen
“Bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı aracılığıyla gerçekleşen, bilişim veya elektronik haberleşme işletmecisinin ödeme hizmeti kullanıcısı ile mal veya hizmet sağlayıcısı arasında sadece aracı olarak faaliyet göstermediği durumlarda, satın alınan mal veya hizmetlerin bilişim veya elektronik haberleşme cihazına aktarıldığı ve söz konusu cihaz aracılığıyla kullanıldığı ödeme işlemleri.”
Sunulan hizmetin kapsam dışı bırakılması için bilişim veya elektronik haberleşme işletmecisinin ödeme hizmeti kullanıcısı ile mal veya hizmet sağlayıcısı arasında sadece aracı olarak faaliyet göstermemesi gerekiyor. Nitekim aynı maddenin 1’inci fıkrasının (d) bendinde
“Gönderen tarafından ödeme işleminin yapılmasına ilişkin onayın bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı aracılığıyla verildiği ve ödemenin ödeme hizmeti kullanıcısı ile mal veya hizmet sağlayan arasında sadece aracı olarak faaliyet gösteren bir bilişim veya elektronik haberleşme işletmecisine yapıldığı”
ödeme işlemleri Kanun kapsamında ödeme hizmeti olarak kabul edilmiş. Örneğin, bir GSM operatörünün müşterilerine dijital içerik sattığı ve dijital içeriğin cep telefonuna indirilerek cep telefonunda kullanıldığı, ödemenin ise telefon faturasına yansıtıldığı veya dijital cüzdandan karşılandığı bir durumu düşünelim. Bu durumda GSM operatörü dijital içerik üreticisi ile müşteri arasında sadece aracı olarak faaliyet göstermiyorsa veya dijital içeriği doğrudan kendisi üretip abonelerine satıyorsa bu ödeme işlemi Kanun kapsamı dışında kabul edilir ve GSM operatörünün bu faaliyetleri yürütmek için bir lisans başvurusunda bulunmasına gerek yoktur. Ancak aynı örnekte GSM operatörü müşteri ile dijital içerik üreticisi arasında sadece aracı olarak faaliyet gösteriyorsa ve bu işlem Kanun’da yer alan diğer istisnalardan yararlanmıyorsa bu işlemin Kanun kapsamında ödeme hizmeti olarak kabul edilmesi gerekir ve GSM operatörünün TCMB’den ödeme kuruluşu lisansı alması gerekir. Kanun’da “izinsiz faaliyette bulunma” bir suç olarak tanımlandığı için Türkiye’de faaliyet gösteren GSM operatörlerinin bu konuda dikkatli davranmaları büyük önem arz ediyor.
Yerel mevzuatın yukarıda bahsettiğimiz hükmünün Avrupa Birliği’nin Ödeme Hizmetleri Direktifi (PSD2) ile tam uyumlu olmadığı görülüyor. PSD2’de bilişim veya elektronik haberleşme işletmecisinin Direktif’te belirtilen bazı ödeme işlemlerinde sadece aracı olarak faaliyet gösterip göstermediğine bakılmaksızın yapılan işlemin işlem bazında ve aylık bazda belirlenen sınırları geçip geçmediğine bakılıyor ve sınırı geçmeyen işlemler kapsam dışı bırakılıyor. Bu çerçevede, dijital içerik, ses tabanlı hizmetler, bilet satın alma işlemleri ve yardım/hayır faaliyetleri ile ilgili ödemelerin işlem bazında 50 EUR, aylık kümülatif olarak ise 300 EUR sınırını geçmemesi ve ödemenin faturaya yansıtılması durumunda sunulan ödeme hizmeti kapsam dışı kabul ediliyor.
posted by Hamit Boyraz